ÇOCUKLARIN CİNSEL İSTİSMARININ YASALARLA MEŞRULAŞTIRILMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ!
Tarih: 16.12.2019 | Okunma Sayısı:
857
ÇOCUKLARIN CİNSEL İSTİSMARININ YASALARLA MEŞRULAŞTIRILMASINA İZİN
VERMEYECEĞİZ!
2016 yılından beri çeşitli gerekçelerle kamuoyunu etkilemeye çalışarak gündeme
getirilen çocukların tecavüzcüsü ile evlendirilmesi halinde “cinsel istismar failine af “ olarak
adlandırdığımız yasa tartışmalarını bir kez daha kaygı ve üzüntü ile izliyoruz. Fail ile çocuk
arasındaki farkın 10 mu yoksa 15 mi olması halinde af getirilmelidir gibi tamamen çocuk
zararına, çocuğun istismarını meşrulaştıran, teşvik eden, özendiren yasa tasarısı tartışmaları çağ
dışıdır, hukuk dışıdır ve kabul edilemez.
Yargıtay’ın son kararlarında kabul gören ; mağdurun yaşının bilinmediğine dair hata
savunmasına dayanak olarak belirlenen ; geleneksel değer yargıları, birlikteliklerin sorunsuz
devam ettiği, mağdurun şikayetçi olmaması , ceza verilmesi halinde aile yapısının zarar
göreceği gibi gerekçeler beraat kararlarının ve erken yaşta evliliklerin yasallığının alt yapısını
hazırlamaktadır. Yargı organlarınca suç oluşturan bir fiil tartışılırken ; kamu yararı, mağdurun
rızası, sanığın iyi hali gibi beraat gerekçeleri , günü kurtaracak sonuçlar sağlamakla beraber ,
çocuk cinsel istismarcılarına yol gösterici niteliktedir. Medeni Kanun uyarınca 16 yaşındaki
çocukların hakim kararı ile evlenmesi dahi çocuğun üstün yararına aykırı bir düzenleme olarak
kabul edilmesi gerekirken, TCK'nın cinsel istismarda 15 yaşın altında rızanın
tartışılamayacağına dair emredici düzenlemelerinin ihlali pahasına hukuksal gerekçe
oluşturmak hiçbir şekilde çocuk yararına olarak değerlendirilemez.
Bu olumsuz kararların üstüne bir kez daha çocuklara “ cinsel istismarcıları “ ile evlenme
halinde “çocuk olma” haklarından feragat etme zorunluluğu daha yüksek sesle tartışılmaya
başlanmıştır. Eğitiminden yoksun, fiziksel ve psikolojik gelişiminin üzerinde sorumluluklar
yüklenmek zorunda kalan, oyun oynama şansı olmayan, “çocuk anne “olmak zorunda bırakılan
ve hepsinden önemlisi kadına dönük şiddetin temel nedenlerinden biri olan “erken evlilik “
adı altında ömür boyu istismara maruz bırakılan çocuklar ; maddi manevi varlıkları yok edilmiş
bireyler haline geleceklerdir.
Evlenme yaşının 18 olduğu yasalarla koşulsuz olarak belirlenmelidir. Çocukların törenle
evlenmesine göz yuman gerçekleştiren izleyenlere ceza uygulaması getirilmelidir. Sağlık
meslek mensupları ve kamu görevlilerinin çocuk cinsel istismarını bildirim konusunda takdir
yetkisi olmamalı , buna yol açacak düzenlemelerden kaçınılmalıdır.
Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen nedenlerle çocuklarla her türlü cinsel davranış
suçtur. Bunun dışında cebir tehdit hile iradeyi sakatlayan nedenler olmaksızın, çocukların
akranlar arası ilişki olarak adlandırabileceğimiz cinsel davranışlar konusu yasada ayrıca
düzenlenmelidir. Bilinmelidir ki ,çocuğun cinsel istismarcısına af niteliğindeki hiçbir yasal
düzenleme hukuken ve vicdanen kabul görmeyecektir.
O nedenle diyoruz ki ;çocuklar cinsel obje değildir, evlilik kurumunun tarafı
olmamalıdır . Çocukların cinsel istismarına neden olan faillere getirilecek af çocuğun üstün
yararına aykırıdır. Yasal düzenlemelerle meşrulaştırılmasına izin vermeyeceğiz…